Villa Turizmi İşletmeleri Birliği (TURVİB), sektörün 45 Seyahat Acentasını ve yüzlerce villa işletmesini bir araya getirerek sektörün şikayetlerini dinlediklerini, en çok şikayetin 01 Ocak 2024’te yürürlüğe giren 7464 sayılı kanun ile ilgili olduğunu bildirdi.
Geçtiğimiz aylarda villa turizmi yapan işletmelerin temel sorunlarına çözüm yolları bulmak ve sektörün devlet kurumlarında resmi olarak temsil edilmesi amacı ile kurulan Villa Turizmi İşletmeleri Birliği (TURVİB), 45 villa turizmi yapan seyahat acentası desteği ile faaliyetlerine hız kesmeden devam ediyor.TURVİB Başkanı Erdal OKURGAN, yaptığı açıklamada villa turizminin son 15 yılda Türkiye’nin Kaş, Kalkan, Fethiye ve Sapanca gibi otel yatırımlarından nasibini alamayan önemli turizm bölgelerinde yerli ve yabancı turistlerin de artan ilgisi ile büyük bir ivme kazandığını, 35’e yakın alt sektör ile adeta bu bölgelerin geçim kaynağını sağlayan bir sektör haline geldiğini söyledi.
Okurgan, “Sektör ile ilgili birlik kararı almamızı müteakip sadece 2 aylık bir sürede, sektörün lokomotifi acentalar ve yüzlerce gönüllü villa işletmesini bir araya getirdik. Yaptığımız toplantılarda şikayetleri dinleyerek ve ortak kararlar alarak sektör ile ilgili sıkıntıları tespit ettik. Sorunları rapor halinde gerekli yerlere ilettik. Sektörümüzü her ortamda temsil etmek için çalışıyoruz.” diyerek sözlerine şöyle devam etti ; Yaptığımız toplantılarda ve görüşmelerde; özellikle 01 Ocak 2024 tarihinde yürürlüğe giren 7464 sayılı “Konutların Turizm Amaçlı Kiralaması Kanunu”, diğer bir deyişle basında AİRBNB kanunu olarak yer alan kanun ile ilgili acentalardan ve villa işletmelerinden çok fazla şikayet aldıklarını belirten TURVİB Başkanı Erdal OKURGAN, ilgili kanun düzenlemesi ile ilgili şunları söyledi;
ÜLKEDE VİLLA TURİZMİ TEHLİKE ALTINDADIR…
“Turizm Bakanlığı’nın hazırladığı ve yürürlüğe koyduğu bu kanun, kontrolsüz şekilde günübirlik kiralanan konutlara sıkı kurallar getirerek engel olurken, rezidanslar ve konut statüsünde günübirlik daireler için izin belgesi alma zorunluluğu getirdi. Kanun büyükşehirlerde bulunan bu tip dairelerin kiralanması konusunda büyük başarıya ulaşarak, büyük ölçüde önüne geçti. Ancak kanundaki eksik tanımlamalar sebebi ile Turizm bölgeleri de bu sıkı kurallardan nasibini aldı. Özellikle Akdeniz ve Ege’deki turizm bölgelerinde 2b ve imar sorunları, hisseli ve ifrazsız tapu problemleri gibi sebeplerle başvurularına red alan turistik villa işletmesi sayısında büyük artış yaşanmaktadır. Turizm bölgelerindeki Turistik Villa işletmelerinin çoğu yıllardır maliye kaydı olan, vergi ödeyen ve kurallara uyan işletmeler olmasına rağmen bu kanun nedeniyle zor durumda kaldı. Bu kanun ile ülkedeki turistik villa turizmi büyük bir tehlike altında kalmaktadır.
Büyükşehirlerde Turizm amacı ile kiralandığı söylenen bu daireler, Airbnb, Booking, Vrbo gibi yabancı menşeli siteler üzerinden kontrolsüz olarak kiralanmaktadır. Turizm amacı ile inşa edilmiş, Turizm sezonlarında, yerli ve yabancı turistlere tatil amaçlı konaklama yapılan, Bakanlık ve Tursab onaylı yerli Seyahat Acentaları tarafından rezervasyon usülü ile turistlere konaklama yaptırılan bu villa işletmeleri maalesef yukarıdaki bahsi geçen sıradan dairelerde aynı kefeye konmuştur. Yüzme havuzu ve spor salonu gibi en az 2 hizmet verilen rezidanslara, Yüksek Nitelikli konut statüsü ile bir sürü ayrıcalık tanınırken, turizm bölgelerindeki Özel kapalı ve açık Yüzme havuzlu, spor salonlu, saunalı, sinema odalı, jakuzili gibi özelliklere sahip Turistik Villa Tesislerine hiçbir ayrıcalık tanınmamış, bu tesisler yeni kanun ile sadece aleni “Konut” olarak değerlendirilerek göz ardı edilmiştir.“ dedi.
MEVCUT İŞLETMELERE ŞARTSIZ “GEÇİCİ İZİN” VERİLMELİ…
Kültür ve Turizm Bakanlığının hazırladığı 7464 sayılı kanun ile ilgili çarpıcı açıklamalarına devam eden Erdal Okurgan sözlerine şu şekilde devam etti: “Turistik villa tesislerinin standart konutlarla aynı kategoriye alınması izin süreçlerini karmaşık hale getiriyor. İmar sorunlarıyla mücadele eden bölgelerde işletmelerin izin alması neredeyse imkansız hale gelmiş durumda. Bu durum, sezonda turistlerin mağdur olmasına ve bölge turizminin tehlikeye girmesine neden olabilir. Acil olarak mevcut faaliyette olan turistik villa işletmelerine turizm sezonu sonuna kadar geçerli olacak şartsız “Geçici İzin Belgesi” verilmesi gerekliliği doğmuştur. Ayrıca, villa turizmi seyahat acentalarına verilen ağır sorumlulukların yanı sıra cezai müeyyidelerin de gözden geçirilmesi ve kendi bakanlıklarına bağlı bu acentaların da rahatlatılması, mağdur edilmemesi gereklidir. Turizm Bakanlığı’nın kanun üzerinde düzeltmeler yapana kadar denetim ve yaptırımların ertelenmesi ya da kanunun makul sürelerde mutlaka uzatılması gerektiğini de ifade etti.”
VİLLA TURİZMİNDEN HERKES FAYDALANABİLİR…
Basında çıkan milyonluk villalar ile ilgili sorduğumuz soruya da yanıt veren Okurgan, bu konu hakkında şunları söyledi ; “Son günlerde Bodrum gibi bölgelerde haftalık 1 milyon TL veya sezonluk 25 milyon TL gibi yüksek kiralama bedelleri ile ilgili haberler çıksa da, bölgede bu fiyatlara satılık birçok mülk bulunurken, neden vatandaşların sadece tatil için kiralama seçeneğini tercih edeceği anlaşılması zor bir durumdur. Bu haberler geneli yansıtmamakla beraber sektörümüze kötü bir imaj yaratmaktadır. Villa turizmi geniş kitlelere hitap eden, kişi başı maliyetleri pansiyon fiyatlarına yakın, özellikle balayı ve muhafazakar aileler gibi aile ve arkadaş turizmi için özel kitleye sahip bir tatil sistemidir. Bu konuda basında çıkan birkaç münferit fiyat ya da olay ile ilgili tüm sektörün de töhmet altında bırakılması binlerce işletmeye yapılan haksız bir yaklaşımdır. Bu sektörün çöküşüne şimdi alkış tutacak olanlar, yaz zamanı gelip de tatil maliyetleri görünce kendilerine geleceklerdir.“ dedi.