Aya Yorgi Koyu’nda Yapılaşmanın Önü Açıldı: Turizm Yatırımı mı, Çevresel Risk mi?

Çeşme’nin önemli turizm destinasyonlarından biri olan Aya Yorgi Koyu’nda, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yapılan imar planı değişikliğiyle yapılaşmanın önü açıldı. Yeni düzenlemeyle koyun büyük bir kısmı konut ve ticari alan olarak planlanırken, değişikliğin çevresel ve ekonomik etkileri tartışma konusu oldu.

İmar Planı Değişikliği ve Yeni Düzenlemeler

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Aya Yorgi Koyu’nda 405 dönümlük bir alanı kapsayan yeni bir imar planı değişikliği yaptı. Bu değişiklikle birlikte, bölgede daha önce park ve rekreasyon alanı olarak belirlenen 372 bin metrekarelik alanın büyük bir kısmı konut ve ticari alan olarak düzenlendi.

Yeni plan kapsamında, 394 adet villa inşa edilebileceği, ayrıca 33 dönümlük bir alanın 7 bin metrekarelik kısmının otel alanına dönüştürüldüğü belirtiliyor. Bakanlık yetkilileri, bu değişikliklerin bölgedeki turizm potansiyelini artıracağını ve ekonomik hareketlilik sağlayacağını ifade ediyor.

Ekonomik Etkiler ve Bölgedeki Değer Artışı

Yapılan plan değişiklikleri, bölgedeki emlak piyasasına doğrudan etki etti. Aya Yorgi Koyu’nda metrekare fiyatları, yapılan düzenlemeler öncesinde 2-4 bin TL seviyelerindeyken, yeni projelerle birlikte 150-200 bin TL seviyelerine kadar yükseldi. Bu durum, bölgeye yatırımcı ilgisini artırırken, konut ve ticaret alanlarının ekonomik getirisi konusunda farklı değerlendirmelere yol açtı.

Bazı uzmanlar, bu yapılaşmanın bölgenin turizm gelirlerini artıracağını ve yeni istihdam olanakları yaratacağını savunurken, bazı kesimler ise bu değişikliklerin doğal dokuya zarar verebileceğini ve uzun vadede sürdürülebilir turizm açısından risk oluşturabileceğini belirtiyor.

Çevresel Etkiler ve Tartışmalar

İmar planı değişikliği, doğal yaşam ve çevre üzerindeki etkileri açısından da farklı görüşleri beraberinde getirdi. Çevreci gruplar ve bazı sivil toplum kuruluşları, yapılaşmanın bölgedeki ekosistem üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini öne sürerek yargı sürecini başlattı.

Özellikle kıyı ekosistemi, yer altı su kaynakları ve yeşil alanların korunması konularında endişeler dile getirilirken, yetkililer ise planlamaların çevre dostu kriterlere uygun yapıldığını ve bölgenin doğal dokusunu koruyacak önlemler alındığını belirtiyor.

Hukuki Süreç ve Kamuoyu Tepkisi

İmar planı değişikliklerinin ardından, çevreci gruplar ve bazı yerel halk temsilcileri, kararın iptali için hukuki süreç başlattı. Konuyla ilgili mahkeme sürecinin devam ettiği ve sürecin sonucuna göre uygulamanın seyrinin değişebileceği ifade ediliyor.

Diğer yandan, yapılaşma süreciyle ilgili ihale sürecinin başlatılacağı da duyuruldu. Bu gelişmeler, bölgedeki yatırımcıları ve yerel halkı yakından ilgilendirirken, Aya Yorgi Koyu’nun geleceği konusunda farklı beklentilere yol açıyor.

Aya Yorgi’nin Geleceği Nasıl Şekillenecek?

Bölgedeki imar değişikliği süreci devam ederken, alınan kararların uygulanma biçimi ve çevresel faktörler, Aya Yorgi Koyu’nun geleceğini belirleyecek en önemli unsurlar arasında yer alıyor.

Yetkililer, projenin turizm ve ekonomik gelişime katkı sağlayacağını ifade ederken, çevreciler ve bazı sivil toplum kuruluşları ise doğal yapının korunması gerektiğini vurguluyor. Önümüzdeki süreçte, hukuki gelişmeler ve kamuoyu tepkileri, planın uygulanmasını şekillendirecek önemli faktörler olacak.